Rüzgar Türbinlerinde Otonom Drone Denetim hizmetlerimiz drone teknolojisiyle rüzgar türbini kanatlarını incelemesini, raporlanmasını, kanat ve kule muayene hizmetlerini oldukça hızlı ve esnek bir şekilde gerçekleştirmektedir.
Bunun için kanat denetim pazarında en iyi güvenlik, kalite, hız ve maliyet kombinasyonunu sunmak için Akıllı Kanat Denetim Sistemi drone ile Görüntü Tanıma teknolojisini birleştirmekteyiz.
Inspection servislerimiz makine öğrenimi metodolojisi, tüm kanat yüzeyini tarar ve kanat yüzeyi hakkında oldukça ayrıntılı bilgileri analiz eder (örn. – çatlaklar, kaplama kusurları, erozyon, eksik veya hasarlı eklentiler, hasarlı arka kenarlar, vb.) ve bu sayede çok sayıda türbini kısa zamanda incelemekte ve İşletme Bakım maliyetlerini düşürmekteyiz.
RAMİRA Enerji, Rüzgar Enerjisi hizmetleriyle yenilenebilir enerji sektöründe öncü bir rol oynamaktadır. Rüzgarın doğal gücünü kullanarak sürdürülebilir elektrik üretimi sağlıyoruz. Rüzgar Enerjisi ile Elektrik Üretimi, çevre dostu ve ekonomik bir çözüm olarak öne çıkar. Firmamız, proje geliştirme, kurulum ve bakım süreçlerini profesyonel bir yaklaşımla yönetir. RAMİRA Enerji ile temiz enerjiye yatırım yapabilirsiniz.
Rüzgar Enerjisi Nedir? Rüzgar enerjisi, rüzgar türbinleri aracılığıyla havanın kinetik enerjisinin elektriğe dönüştürülmesi işlemidir. RAMİRA Enerji, Rüzgar Enerjisi projelerinde yüksek verimlilik ve güvenilirlik sunar. Modern teknolojilerle donatılmış sistemlerimiz, enerji ihtiyacınızı karşılamak için tasarlanmıştır. Sürdürülebilir bir gelecek için rüzgarın gücünden faydalanmak istiyorsanız, doğru adrestesiniz.
RAMİRA Enerji, Rüzgar Enerjisi ile Elektrik Üretimi süreçlerinde uzman ekibiyle fark yaratır. Projelerinizin fizibilite analizinden devreye alınmasına kadar kapsamlı hizmet sunuyoruz. Rüzgar Enerjisi Nedir? sorusuna yanıt olarak, doğadan tükenmeyen bir kaynakla enerji üretimini ifade ederiz. Daha fazla bilgi almak ve projenize başlamak için bize hemen ulaşın.
Rüzgarın potansiyelini enerjiye dönüştürmek için RAMİRA Enerji, yenilikçi çözümler sunar. Rüzgar Enerjisi yatırımlarınız, hem çevresel hem de ekonomik kazanç sağlar. Projenize özel sistem tasarımları ve profesyonel destek için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Hemen bize ulaşın ve enerji geleceğinizi şekillendirin.
Enerji üretiminde yenilenebilir kaynaklara yönelmek isteyenler için RAMİRA Enerji, güvenilir bir iş ortağıdır. Rüzgar Enerjisi ile Elektrik Üretimi, maliyetlerinizi düşürür ve çevreye katkıda bulunur. Yatırımınızın detayları ve uygulama süreçleri hakkında bilgi almak için bize hemen ulaşın. RAMİRA Enerji ile sürdürülebilir bir yarına adım atın.
Sınırsız ve yenilenebilir bir enerji türü olan rüzgar enerjisi, ilk yatırım maliyeti yüksek olsa da hızlı bir şekilde devreye alınabilmesi, tarım ve hayvancılık faaliyetlerini sekteye uğratmaması, yakıt gideri bulunmaması sayesinde işletme masraflarının düşük olması ve enerji bağımsızlığını desteklemesiyle dikkat çeker. Bu özellikleriyle rüzgar enerjisi, giderek daha fazla önem kazanan bir kaynak haline gelmiş ve Türkiye’nin de bu alana yoğun ilgi gösterdiği bir enerji türü olmuştur.
Doğal ve yenilenebilir bir enerji alternatifi olan rüzgar enerjisi, çevresel sorunlara pratik çözümler sunar. Atmosferde sıcak ve soğuk hava kütlelerinin yer değiştirmesiyle ortaya çıkan rüzgarın hareket enerjisi, önce mekanik güce, ardından da elektrik enerjisine çevrilir.
İnsanlık tarihinde rüzgar enerjisi, yel değirmenleriyle tahıl öğütmekten su çekmeye kadar tarımsal pek çok alanda kullanılmıştır. Ancak 1891’de Danimarkalı Poul La Cour’un rüzgardan elektrik üreten bir türbin geliştirmesiyle, bu enerji türü modern yaşamda daha büyük bir yer edinmeye başlamıştır.
Türkiye’de rüzgar enerjisi üretimi her geçen gün artarken, bu durum kullanım alanlarının da çeşitlenmesine olanak tanımıştır. Rüzgar enerjisi, sanayiden günlük yaşama kadar geniş bir yelpazede kendine yer bulmuştur. Genel olarak kullanım alanlarını şu şekilde özetleyebiliriz:
Özetle, enerji gereksinimi olan her yerde rüzgar enerjisinden faydalanmak mümkündür. Çevreye duyarlı yapısı ve yakıt masraflarını ortadan kaldırması sayesinde, Türkiye’nin gelecekteki enerji üretiminde rüzgarın payının daha da büyüyeceği öngörülmektedir.
Rüzgar, havanın yüksek basınç alanlarından alçak basınç alanlarına doğru hareket etmesiyle oluşur ve bu hareketin temelinde sıcaklık farkları yer alır. Rüzgarın hızı, basınç farklarının büyüklüğüne göre değişiklik gösterir.
Rüzgarın hareket enerjisini elektrik enerjisine dönüştüren türbinler, dönme eksenlerine göre üçe ayrılır:
Geceleyin hava soğuduğunda sıcaklık düşer, sabah saatlerinde ise güneşin etkisiyle hava ısınarak genleşir ve yükselir. Bu süreçte soğuk hava aşağı iner ve hava kütlelerinin yer değiştirmesiyle rüzgar meydana gelir. Rüzgar, türbin kanatlarını harekete geçirerek kinetik enerjiyi mekanik enerjiye, ardından jeneratörler aracılığıyla elektrik enerjisine dönüştürür. Bu enerji, sanayi tesislerinden evlere kadar geniş bir kullanım alanına sahiptir.
Türkiye’nin enerji ithalatı, ekonomisi için önemli bir yük oluşturur. Örneğin, 2019’da enerji ithalatı 41 milyar 184 milyon 553 bin doları bulmuştur. Bu bağımlılığı azaltmak için yerli kaynaklarla enerji üretimi büyük bir önem taşır. Rüzgar enerjisinin potansiyeli, Türkiye’de 1992 yılında fark edilmiş ve T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) kurulmuştur.
TÜREB, rüzgar enerjisi alanında Türkiye’nin önde gelen sivil toplum kuruluşudur. Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği (Wind Europe) ve Küresel Rüzgar Enerji Konseyi (GWEC) üyesi olan bu kurum, sektörel gelişmeleri izleyerek enerji verimliliğini artırmaya yönelik projeler geliştirir.
Temmuz 2019 verilerine göre Türkiye’de 183 aktif rüzgar enerjisi santrali (RES) bulunmakta, 3155 türbin çalışmakta ve 17 santral ise inşa aşamasındadır. Aktif santrallerden üretilen 7615 MWm enerji, Türkiye’nin toplam elektrik talebinin %7,40’ını karşılar.
Bölgesel bazda rüzgar enerjisi üretimine bakıldığında, Ege Bölgesi %37,74’lük payla liderdir. Marmara Bölgesi ise %34,04 ile ikinci sıradadır. Diğer bölgelerin payları şu şekildedir:
Şehir bazında rüzgar enerjisi üretiminde ilk 10’da yer alan iller ve üretim kapasiteleri ise şöyledir:
2008’de 364 MWm olan rüzgar enerjisi kapasitesi, düzenli yatırımlarla 2019’da 7615 MWm’ye ulaşmıştır. Bu artış, sanayinin enerji maliyetlerini düşürmesi ve dışa bağımlılığı azaltması açısından kritik bir gelişmedir.
Ayrıca, 18 Nisan 2007’de kabul edilen 5627 Sayılı Enerji Verimliliği Kanunu ile enerji tasarrufu teşvik edilmiş, israfın önüne geçilerek enerji giderlerinin ekonomi üzerindeki baskısı hafifletilmeye çalışılmıştır. Bu kapsamda, enerji yöneticisi pozisyonu tanımlanarak enerji kullanım süreçleri daha etkin bir şekilde yönetilmeye başlanmıştır.